Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç, peynir üretiminde başvurulan en büyük hilelerden birinin bozuk sütün PH değerlerinin fosforik asit kullanılarak peynir yapımına uygun hale getirilmesi olduğunu bildirdi. Alkaç, peynir üretim maliyetlerini düşürmek için ürüne gıda güvenliğine uygun olmayan birçok içeriğin eklenebildiğini söyledi.
Alkaç, peynir içeriklerinde kullanılan sahte ürünlerin başında nişasta veya maltodekstrin geldiğini, kuru madde miktarını ve ürünün kıvamını artırmak için kullanılan bu yöntemle, daha az süt ile daha fazla hileli ürün elde edilmesinin amaçlandığını aktardı.
Jelatin ilavesinin de kıvam ve verim artışı için kullanılan bir başka hileli yöntem olduğunun altını çizen Alkaç, “Soya veya melamin ilavesi de ürünün protein oranını artırmaya yönelik başvurulan bir hile. Süt yağı değerli bir besin olduğundan bitkisel yağ ekleyerek üründeki yağ oranının artırılması yoluna giden üreticilerle karşılaşılıyor. Gıda güvenliğini yok sayarak raf ömrünü uzatmak için ürüne natamisin, nisin, sorbik asit, benzoik asit gibi koruyucular ekleyen üreticiler de var.” şeklinde konuştu.
Alkaç, “Peynir üretiminde başvurulan en büyük hilelerden biri bozuk sütün PH değerlerinin fosforik asit kullanılarak peynir yapımına uygun hale getirilmesi. Ürünün albenisini artırmak, rengini güçlendirmek için yasal limit üzerinde boya katılabiliyor. Koyun, keçi, manda gibi daha değerli süt içeren peynirlere inek sütü gibi farklı tür süt ilavesi yapılabiliyor.” dedi.
Gıda tağşiş ve taklit açısından potansiyel olabilecek tüm gıda ürün gruplarını masaya yatırdıklarını ve risk analizi ile tağşiş ve taklit analiz parametrelerini çıkararak gıda ürünlerinin tağşiş haritasını oluşturduklarını bildiren Alkaç, “Çalışma ile elde ettiğimiz sonuçlar ışığında 115 farklı ürün çeşidinde 54 farklı taklit riskine karşı analiz çalışmalarımızı düzenli olarak gerçekleştiriyoruz. Bazı analizler Türkiye’de yapılırken bazıları ise yurt dışına gönderilerek analiz süreçleri yürütülüyor.” ifadelerini kullandı.